Cumartesi gecesiydi. Saat 21:30 civarında uyutmuştum ve her şey gayet normaldi. Saat gece 02:00 sularında ağlayarak uyandı bizim yanımıza gelmek istedi. Korktuğunu düşündüm ve yanıma aldım. daha henüz yatağa oturmamıştı ki kustu! Ağlamaya başladı. Eşimi çağırdım üstündekileri çıkardık, elini yüzünü yıkadık yeni pijamalarını daha giydiremeden ishal olmuştu. Silmeyle baş edilir gibi değildi. Banyoya aldık ve yıkadık. Temizce giydirip yatırdım uyudu. Öncesinde hafif bir burun akıntısı ve öksürüğü de vardı aklıma üşütmüş olabileceği geldi. O geceyi atlattık…
Ertesi gün kahvaltı hazırladım. Uyandı ama hiç hali yoktu. Zar zor iki lokma bir şeyler yedi koltuğa uzandı. Yeniden kustu ve ateşlendi. Akşama kadar oldukça ateşliydi. Eşimde yoktu evde işe gitmişti. İçimde bir korku vardı. Ara sıra ateşini ölçüyordum 37 derece civarıydı. Akşam eşim geldi. Aras halsiz bir şekilde yatıyordu ve 38 derece ateşi görmüştük. Kalbi hızlıca atıyordu ve titriyordu. “Hadi dedi eşim hemen hazırlan hastaneye gidiyoruz” nasıl hazırlandığımı hatırlamıyorum. O kalp sesini duysanız sizde korkardınız!
Çıktık yola trafikte o biçim. 1 saatte Başakşehir’den Bağcılar Medipol Hastanesine varabildik. Allah’tan daha önce gittiğimiz ve çokta memnun kaldığımız Uzman Doktor Rüstem Bedel o akşam nöbetçiydi. Hiç beklemeden girdik odasına. Ne şikayetiniz var diye sordu durumu anlattık. Sırtını, göğsünü dinledi. Ateşini ölçtü 37.8 derece çıktı. Boğazına baktı. Halsizliği ve bitkinliği var serum takılsın dedi. Kan ve dışkı tahlili istedi. Acile indik yatış yapıldı. Hemşire gelip damar yoluna baktı. O an kelebeği elinin üzerine takarken ben bakamadım sanki benim ciğerimi söküyorlardı. Aras bir yandan ben bir yandan ağlıyorduk. Kendime engel olamıyordum.
Hemşire 3 tane serum getirdi. Birisi ağrı kesici, birisi antibiyotik, diğeri ise ishal ve kusmasını kesmek için. Önce ağrı kesici serumu bağladı hemşire. Zaten ateşten tüm kemikleri ağrıyordu kuzumun asla dokundurmuyordu ama serumu bağlarken ağlamak dışında hırçınlığı olmadı. Saat 20:00 civarı serum başladı. Gün içinde hiçbir şey yeyip içmemişti babasından su ve muz istedi. Su içti bol bol, iki tane muz yedi. Çizgi film izledi, biraz uyudu. Serumlar 23:30 gibi bitmişti, hemşire kan tahlilinin sonuçları çıktı diyince acilden çıkıp doktorumuzun yanına gittik. Kanında mikrop çıkmıştı kuzumun ve 7 tane ilaç verdi. Mutlaka dışkı tahlilini görmemiz lazım “Rota Virüsü” olabilir dedi! Benim beynimde şimşekler çaktı resmen…
O gece eve geldik kusma ve ishal devam ediyordu. Gece güzel uyudu. Ara sıra ateşi çıktı. Ama benim içimi kemiren bir şeyler vardı.Ertesi gün akşam kaka yaptı, hastaneden aldığımız kutuya koyduk dışkıyı eşim hemen en yakında ki tıp merkezine yetiştirdi. Kaka yapıldıktan yarım saat içinde laboratuvara girmesi gerekiyordu. Sonucu da yarım saat sonra çıkmıştı ve korktuğum başıma gelmişti. Tüm bu belirtilerin nedeni basit bir mide üşütmesi değildi oğlum da “rota virüsü” çıkmıştı. Ve ayrıca kıl kurdu da var demiş laborant.
Ertesi gün sabah Medipol Hastanesi’nde ki doktora sonucu gösterdik. Korkulacak bir şeyin olmadığını beslenmesine dikkat etmemiz gerektiğini söyledi. Özellikle sıvı alımına dikkat edin dedi. Rota virüsünün tek çaresi bol sıvı tüketimi! Ağızda kuruluk olmaya başlarsa hemen getirin serum takviyesi yapalım dedi. Sıvıda azalma olursa böbrek yetmezliğine bile yol açabileceğini söyledi.
İshal ve kusma olduğu için iştahı maalesef yok. Sevdiği şeyler olan çikolata ve muzu bile asla yiyemiyor. Yese bile geri çıkarıyor. 10-15 günü bulur dedi doktor iyileşme sürecinin.
Çok sorulan o soruya buradan yanıt vermek istedim.
Rota Virüsü Aşısı Yaptırdınız mı?
Aras’ın doğduğu sene maddi olarak inanılmaz sıkıntılarımız vardı.Bu aşıyı da devlet karşılamıyor maalesef. o zaman ki tek doz fiyatı 112.00 Tl civarıydı. Doktorumuza danıştık. “Bu aşının garantisi yok. Aşı eksiksiz yapılsa bile çocuk bu hastalığı geçirebilir. Ben çocuklarıma yaptırmadım” dedi. Hem maddi durumumuz gereği hemde doktorun söylediklerine güvenerek yaptırmadık aşıyı. Şuan ilk duyduğumda inanılmaz vicdan azabı duydum sonra gelen yorumlar ve mesajlar içimi biraz olsun ferahlattı. Umarım kimse beni bu konuda yargılamaz.
Teşekkürler!
Öncelikle yardımları için eşime, sonra doktorumuz Rüstem Bedel’e, çocuk acilde ki tüm sağlık ekibine, sosyal medyadan sayısız mesaj ve yorum yazan takipçi dostlarıma, arayan soran gelen tüm akraba ve arkadaşlarıma. İş yerine gidemediğim bir hafta sürecinde yerimi idare eden mesai arkadaşlarıma çok teşekkür ederim.
Ve oğlum’a
Yaşadığımız belki çok çok ciddi bir sağlık sorunu değil ama biz anneler evlatlarımızın burnu aksa telaşa kapılıyoruz. Gören herkes çöktüğümü söylüyor evet biraz çöktüm.İlk defa serum takıldı, ilk defa bu denli ishal oldu. Ve ben ilk defa sana karşı kendimi suçlu hissettim. Günden güne iyi olacaksan yavrum benim, atlatacaksın bu hastalığı. Seni çok seviyorum canım oğlum…